22 Mart 2010 Pazartesi

bu sabah

bu sabah erken kalktım. lavabonun başına geçmiş, elimi musluğa götürmüş, kendisinin başından çıkacak ilk su damlalarının yüzüme vurmasını beklerken saat de sekizi çeyrek geçmekle meşguldü sanırım. o bunu yaparken ben de kafamı tekrar yastığa koyup uyumayı deneseydim kendimi fazlaca can sıkıcı bir süreç içerisine sokacağımın bilincindeydim. üstelik sonuç değişmeyecekti. bu yüzden yüzümü yıkadım. işte günü karşılama stilim. tıpkı benim haricimdeki zilyonlarca insanınki gibi. bunca insan yanılıyor olabilir mi?

aynaya baktım. gözlerim suratımda rastgele çıkan sivilcelere takıldı. gecekondulara benzettim onları. bir gecede çıkıveriyorlardı... ve normalde izin alamayacaklarını söylememe gerek var mı? "yüzümde çıkmanız yasak, başka yerde size villa yapalım. çok uygun fiyatlatlarla, hatta bedava, lüften ama, haydi." bunları düşündüm. hayır delirmemiştim, uykuluydum, fazlasıyla uykuluydum ve gülümsedim. gülümseyince göz kapaklarınız kapanır. uykuluyken de. bu yüzden uykuluyken gülümsemek, iyi gider. gözlerimi tekrar açtığımda sivilcelerimi sıkmaya başladım. öyle çok fazla değillerdi aslında. orta okuldayken yüzü sivilce tarlasına dönüşmüş bir arkadaşım vardı. önüne geçememişti çarpık kentleşmenin. lisede hep onun gibi olmaktan korkardım. iyi sayılırdı yine bu halim. üç-beş sivilce, ya var, ya yok. bu yüzden çabuk sıkıldılar onlar da, benim gibi.

bir sonraki durağım mutfak oldu. hedefim yine suydu; sabahları beni kendime yaklaştıran tek şey. neredeyse getirir yani. bu defa içtim onu. şöylece bir ortalıkta dolandım içerken. pencere önündeki saksılara ve içindeki çiçeklere baktım. "onlar da canlı" diye geçirdim içimden, "onlar da nefes alıyor, ne garip." hayır, kafayı sıyırmadım. canım sıkılıyordu, fazlasıyla canım sıkılıyordu ve somurttum. can sıkıntısıyla somurtkanlık iyi gider, insana rahatsızlık hissi verir ve daha yaratıcı düşünmesine olanak sağlar. bu sabah bulabildiğim en yaratıcı fikir, "yatağa geri döneyim ve uyuyayım" oldu.

kendimi dinledim. uzandım ve üstümü örttüm. can sıkıcı bir süreç beni bekliyordu. neden sonra uyumuşum. rüya görmüyordum. kahretsin, rüya görmüyordum.

1 yorum:

VONALI dedi ki...

oha, çok güzel olmuş!